3. havalimanında dev anlaşma

Londra, Amsterdam ve Paris’te toplamda 4 havalimanında otel işletmecisi olan İngiliz merkezli ‘Yotel’, İstanbul’daki yeni havalimanındaki otelin de işletmeciliğini yapacak. Yotel, 451 odasıyla Avrupa’nın en büyük havalimanı olacak otel için Havalimanı yatırımcısı İGA ile 15 yıllık sözleşme imzalarken, anlaşma gelir garantisi modeli ile yapıldı.

İstanbul’da yapımı devam eden dünyanın en büyük havalimanında yer alacak olan otel için anlaşma sağlandı. 29 Ekim’de ilk etabının açılması hedeflenen havalimanında uluslararası birçok havalimanında oteli bulunan İngiliz merkezli ‘Yotel’ ile anlaşma sağlandı. 451 odaya sahip olacak otel, oda sayısı bakımında havalimanları içinde yer alan Avrupa’nın en büyüğü olacak. Dünyada ise ilk 3 arasında yer alacak. ‘Yotel’ ile anlaşmanın 15 yıllık yapıldığını ifade eden havalimanının yatırımcısı İGA’nın Havalimanı İşletmesi’nin İcra Kurulu Başkanı ve Genel Müdürü Kadri Samsunlu, İstanbul’daki yeni havalimanında yer almak için ‘Yotel’ dışında, birçok global otel markasının kendileri ile temasa geçtiğini söyledi.

YENİ SERMAYE GETİRDİK

Rekabete çok açık bir sürecin sonunda ‘Yotel’ ile anlaşmaya karar verdiklerine dikkat çeken Samsunlu, “Finansal değerlendirme sürecinin ardından 15 yıl için gelir garantisi modeli ile ‘Yotel’ ile anlaştık. ‘Yotel’ oteli bizim adımıza işletecek. Bu tür işletmelerde bir gelir garantisi verilmez ama Yotel projeye ve Türkiye’ye çok inandığı ve kendileri açısından en az riskli gördükleri alanda bu projeye girdiler. Şu anda dört havalimanında otel işletiyorlar. Dört havalimanındaki oda sayıları kadar İstanbul’daki havalimanında oda olacak. Bu yatırımla aslında havalimanı otelciliğinde kendilerini de öne çıkarıyorlar. ‘Yotel’i Türkiye’ye yeni bir marka, yeni bir sermayeyi getirmek açısından da seçtik. Diğer ülkelerle aramızda elçi olarak görev yapacaklar” dedi.

TÜRKİYE’DEKİ İLK PROJE

Türkiye’deki ilk projelerinin yeni havalimanındaki otel olacağını dile getiren Yotel CEO’su Hubert Viriot da, “Gittiğimiz şehirlerin güçlü ticaret merkezi olmasına özen gösteriyoruz. Uzun zamandır Türkiye’de yatırım yapmak istiyorduk. Türkiye’de gerek İstanbul gerekse İstanbul dışında projeleri inceliyorduk. İGA’nın projesi idealdi. Bu proje olağanüstü ve istisna bir proje. Bu proje İstanbul’u global seyahat ajandasında merkezi yere koymakla kalmayacak aynı zamanda bizim markamız için de çok önemli bir katma değer yaratacak. Şu anda önceliğimiz İstanbul yeni havalimanında gerçekleştireceğimiz otel. Çok ciddi bir konsantrasyon gerektiriyor. Bizim açımızdan en büyük havalimanı oteli yatırımı olacak. Çok önemli bir adım atıyoruz. İkinci önceliğimiz ise İstanbul şehir merkezinde bir otel kurmak olacak. Böylece havalimanıyla şehir arasında bir bağlantı kuracağız. Sonrasında Türkiye’nin tüm şehirlerinde olmak isteriz ki şu anda Ankara ve Bodrum’da görüştüğümüz firmalar var” diye konuştu.

Yeni havalimanındaki otelin farklı bir özelliği olduğuna dikkat çeken Hubert Viriot, “Otel, hava ve kara olmak üzere ikiye ayrılıyor. Hava tarafında transfer yolcular konaklama yapabilecek. Kara tarafında da şirketler daha çok hedef alınacak. Toplantı, kongre gibi alanlarda da hizmet verecek şekilde oteli yöneteceğiz. Yaklaşık 200 kişi istihdam edeceğiz. İstihdam edeceğimiz kişilerin büyük bir bölümü Türklerden oluşacak. Genel müdür adaylarımızın hepsi Türk” ifadelerini kullandı.

OTELLERİNDE DOLULUK YÜZDE 150

HAVALİMANI otellerinin diğerlerinden farklı olduğunu söyleyen Hubert Viriot, “Havalimanı otellerinde ortalama kalış süresi daha kısa oluyor. Bizim havalimanı otellerimizde ortalama kalış süresi 5-6 saat. Bir odayı günde iki kez vermemiz mümkün. Bundan dolayı bizim doluluklarımız yüzde 150 olabiliyor. İstanbul’da ilk yıl için doluluk beklentimiz yüzde 80. İstanbul oteli için fiyat çalışması yapmadık ancak bu tür otellerde ortalama gecelik ücretimiz 100 Euro” dedi.

YATIRIMLARA UZUN VADELİ BAKIYORUZ

Türkiye’nin özellikle çevre ülkelerinde yaşanan sıkıntıların Türkiye’ye yatırım kararlarında etkisi olup olmadığı hakkında da açıklamalarda bulunan Hubert Viriot, sözlerini şöyle sürdürdü: “Dünyanın her yerinde benzer sıkıntılar var. Belirsizlikler yaşanabiliyor. Biz operasyonlarımızı küresel ölçekte sürdürmeye karar verdik. Farklı ülkelerde de bu tür olaylarla karşılaşabiliyorsunuz. Biz 15 yıllık sözleşmeye imza attık. Uzun vadeli bakıyoruz yatırımlarımıza. Anlık olayların dikkatimizi dağıtmasına izin vermeyiz. Öte yandan Türkiye’de çok ciddi ve hızlı büyüyen bir altyapı var.” (Hürriyet)