30 Ekim 2017, Pazartesi
Servet BAŞOL
Servet BAŞOL [email protected]

TRIP Atmak



24-26 Ekim 2017 tarihlerinde düzenlenen 13.cü TRIP sempozyumu Montreal’de yapıldı. Yolcu hizmetleri, ICAO’da Annex-9 Facilitation, yani ICAO Ek-9, Kolaylıklar diye geçer. Bu belgenin içeriğini ve Türkçe Çevirisini Hukuk ve Havacılık kitabımda bulabilirsiniz.

Ek-9 denince Kolaylıklar, kolaylıklar denince de Göçmenlik, Gümrük, Sağlık ve Karantina akla gelmeli. Çünkü burada bahsi geçen belirli “Güvenlik” kuralları çerçevesinde bu dört ana madde, uluslar arası birlikteliği sağlamak amacıyla oluşturulmuş ve ülkelerce kabul edilmiş ve uygulanmakta.

1920 senesinde başlayan ve ortak uygulanması hayal edilen “Seyahat Belgeleri” hedefinin 1997 senesinde yayınlanan Doc.9303’ün devreye girmesini ve 1 Nisan 2010 tarihinde de MRTD (Machine Readable Travel Documents) Makinelerce Okunabilen Pasaport uygulamalarını da hatırlayalım.

Şimdilerde ICAO A39-20 ekinde bahsi geçen üç programın da çok kısa sürede hayata geçirileceğini de görmemiz lazım.

-Annex-9, GAFP (Global Aviation Facilitation Plan)

-ICAO, TRIP (Traveller Identification Programme)

-ICAO, PKD (Public Key Directory)

Bu programa destek veren kurumların nerede ise tümüne üyeyiz. UNICEF, CTED, ICAO, WCO, UNWTD, WHO, UNODC, UNHCR, INTERPOL, ILD, WBG, WEF, WTTC, PATA, ACI, IATA, vs..

IATA “Hızlı Seyahat Çözümleri”, ACI “Yolcu Seyahatini Basitleştirmek ve Yolcu deneyimini değiştirmek” ve WTTC de “Seyahat kolaylığı, güvenli sınırlar üzerinden kesintisiz seyahat” konuları üzerinde çalışmakta.

IATA - International Air Transport Association

ACI - Airports Council International

WTTC - World Travel & Tourism Council

UN – United Nations

SC – Security Counsel

Tüm bu konular üzerine yayınlanmış olan UN Resolution Chapter VII: “Action with respect to threats to the peace, breaches of the peace, and acts of aggression” ile de tüm üyelerini bağlamakta. UN daha da ileri giderek 2004’de CTED’i (Counter Terrorism Executive Directorate) kurarak çok daha geniş bir alanda çalışmaya başladı ve bu çalışmaların meyvelerini aldı.

2001’de SC1373 ile devletlerin tedbir almaları ve teröristlerin etkili sınır kontrolü ile hareketlerinin engellenmesi istenmişti.

2005’de SC1624 ile ülke sınırlarının daha da etkili sınır kontrolü, daha etkili yolcu taraması ve yolcu belgelerinin paylaşımı istendi.

2014’de SC2178 ile yabancı terör örgütleri ve gruplarına karşı güvenliğin sıkılaştırması isteniyor.

2016’da SC2309 ile de terör gruplarının havacılığı çekici bir hedef olarak görmeleri üzerine ICAO standartlarının yükseltilmesi istendi.

Yine 2016’da SC 2322 ile biyometrik ve biyografik bilgilerin paylaşımı ve bu bilgilerin diğer polis güçlerinin erişimine de (Interpol dahil) açılması, Havalimanlarının kara taraflarının “yumuşak karın” olduğu ve bu konu üzerinde çalışılması, yasa dışı web ticareti ile evrak sahtekarlığının önüne geçilmesi istendi.

Şimdi CTED ve ICAO birlikteliği bu 13. TRIP sempozyumu ile daha da güçlenecek. GAFP, TRIP ve PKD yanı sıra MRTD ile sınırların daha da güvenli olması için çalışılacak.

UNCCT/GCTF belgesi, sınır güvenliği hakkında yeni uygulama ve yöntemler hakkında. Sınır güvenliği, teröre karşı yeni uygulama ve yöntemler dahil plan ve proje üretimi, etkili sınır kontrolü, sınırlar arası işbirliği üzerine derin çalışmalar yapılmakta.

UNCCT - United Nations Counter-Terrorism Centre

GCTF - Global Counter Terrorism Forum

BSI - Border Security Initiative

API - Advance Passenger Information

WCO - World Customs Organization

API/WCO/IATA/ICAO‘nun yol gösterici çalışmaları çok önem taşımakta ve her tür gelişime, yeniliğe açıktır.

Nedeni ise şu göz kamaştırıcı istatistiklerdedir;

-3.8 milyar yolcu,

-19.000 şehirden bir başka şehre uçuş,

-2.7 katrilyon ekonomik hareket.!

Peki UN-Birleşmiş Milletler, ICAO’dan ne istiyor?

İstedikleri şunlar; Ek-9 gereklilikleri çerçevesinde;

-Daha iyi kurallar,

-Daha iyi eğitim,

-Hız ve verimlilik,………….istiyor.

Tüm bunları gerçekleştirmek için de

-Risk temelli güvenlik,

-Hızlı yolcu işlemleri,

-İnsan odaklı teknoloji.

3G (Gümrük-Güvenlik-Göçmen) genellikle devletin üç değişik kademesi tarafından gerçekleştirilmekte. Bu kavramlar da ancak kimlik ile çalışır. Peki bir kimlik tanımlama ile 3G nasıl gerçekleşir? İşte bunun cevabını veren bazı uygulamalar ve yöntemler mevcut. Şimdi sorun, bu başarılı deneyim ve uygulamaların standart hale getirilip yaygınlaştırılması.

Bunu yaygınlaştırmak için Smart Security (Akıllı Emniyet) sistemi kurmak ve Identity Management (Akıllı Kimlik) sistemi ile yolcu tanımayı gerçekleştirmek.

Sonra da bu iki sistemi birlikte uygulayarak tek adımla uzun ve güvenli bir mesafe kaydetmiş olacağız.

Elbet altyapı oluşturmak, kendi yasalarımızı bu kavramlara göre uyarlamak, değiştirmek, düzenlemek, farklılıkları yayınlamak, personeli eğitmek, teknik donanımı istenilen seviyeye çıkartmak yanı sıra, tüm bunları gerçekleştirmek için bir de fon yaratmalıyız.

Dünyaca ünlü müteahhitlerimiz, dünyaca ünlü bir eser yapmaya uğraşıyorlar. Bizler, uluslararası bu proje ve sempozyumda kimlerle temsil edildik henüz bilmiyorum. O iddialı meydanı işletecek olanların daha işin işletme kısmına el atmadıklarını da tahmin ediyorum. Bizde hep öyle olmuştur. Yumurta kapıya gelir, uluslararası şartları yerine getirmek için çabalayıp dururuz. Bu güne kadar şartları oluşturan bir pozisyonda hiç yer almadık, olamadık. Nedenleri malum!

ICAO “Kimler katılmalı?” sorusuna kendisi cevap vermiş;

·     İç İşleri Bakanlığı, Dış İşleri Bakanlığı, Gümrük ve Göçmen Bürosu, Adalet Bakanlığı ve ülke Sefaret ve Konsoloslukları.

·     İlgili Ülke kurumları, Bağış Temsilcileri, Uluslar arası kişi tanıma programları ve cihazları üreten şirketler.

·     Havayolları ve Havalimanı İşleticileri, Havacılık Emniyeti ve Seyahat Birlikleri danışmanları, Akademisyenler ve Düşünce Kurumları.

Düşünce kurumları?

Sanırım şu atasözü bize ait;

“Herkes aklını pazara çıkarmış, yine kendi aklını almış.”

Anlamı: İnsanlar kendi akıllarını başkalarının aklından üstün görürler.

Bu topraklardan kimler geldi, kimler geçti.

Bir de Prusias, bugünkü Bursa’nın kurucusu olduğu düşünülen Hannibal Barca -Hanibal, Anibal, (MÖ 247 ile MÖ 183) ın bir sözünü hatırlayalım;

“Aut viam inveniam aut faciam”

Anlamı: Ya bir yolunu bulacağım, yoksa da o yolu ben yapacağım.!

Göreceğiz….

www.servetbaol.com

TRIP Atmak

Yorumlar

Bu haber için henüz yorum gönderilmedi.

Yorum Gönder

Kalan karakter 1000