Hava İş Sendikası bugün TGS Genel Müdürlüğü önünde bir basın açıklamasıyla TGS yönetimini topa tuttu.
TGS personelinin baskı ve işten atılmakla tehdit edilerek Hak-İş’e bağlı Öz Taşıma İş’e, THY Teknik personelinin ise Çelik-İş'e üye yapılmak istendiğini ifade eden sendika yetkilileri, TGS yönetiminin suç işlediğini iddia etti.
Sendika adına bir basın açıklaması yaparak personel üzerinde psikolojik baskı kurulduğunu ifade eden Hava-İş Sendikası Teşkilatlandırma uzmanı Ömer Keskin; 'Turkish Ground Services (TGS) yönetimi, çalışan personeline, baskı kurması ve özgür iradeleri yok sayması, çalışma koşullarını sürekli ağırlaştırması ve bütün bunlara karşı çıkan personeli de işten çıkarma tehdidinde bulunması Kanunlara ve Anayasaya aykırıdır.
TGS yönetiminin, çalışan personel üzerinde, sürekli bir şekilde psikolojik baskı kurarak ve özgür iradelerini yok sayarak, rızası hilafına, e-devlet şifrelerini alarak toplu bir şekilde yönetimin istediği sendikaya üyelik işlemleri yapması,
TGS yönetiminin, çalışan personelin, çalışma sırasındaki fikirlerinin hiçe sayılması, manevi ve kültürel değerlerini yok sayması,
TGS yönetiminin, çalışan personelin, çalışma hayatını çekilmez hale getirmesi, olumsuz tutum ve davranışlarıyla çalışanların heyecanını ve motivasyonunu yok etmesi,
TGS yönetiminin, bütün bu mobbing uygulmasına, hukuka ve örgütlenme özgürlüğüne aykırı işlem ve davranışlarına karşı çıkanlara ise, işten çıkarma tehdidinde bulunulması; 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun 'Sendikal hakların kullanılmasının engellenmesi' başlıklı 118. Maddesine göre suç teşkil etmektedir.
MADDE 18 - (1) Bir kimseye karşı bir sendikaya üye olmaya veya olmamaya, sendikanın faaliyetlerine katılmaya veya katılmamaya, sendikadan veya sendika yönetimindeki görevinden ayrılmaya zorlamak amacıyla, cebir veya tehdit kullanan kişi, altı aydan iki yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Cebir veya tehdit kullanılarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla bir sendikanın faaliyetlerinin engellenmesi hâlinde, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
Ayrıca, Anayasanın 51. Maddesine deki “örgütlenme hakkının ” ihlalidir. MADDE 51. - Çalışanlar ve işverenler, üyelerinin çalışma ilişkilerinde, ekonomik ve sosyal hak ve menfaatlerini korumak ve geliştirmek için önceden izin almaksızın sendikalar ve üst kuruluşlar kurma, bunlara serbestçe üye olma ve üyelikten serbestçe çekilme haklarına sahiptir. Hiç kimse bir sendikaya üye olmaya ya da üyelikten ayrılmaya zorlanamaz.
TGS yönetiminin, Anayasayı ihlal etmekten ve suç işlemekten bir an önce vazgeçmesini talep ediyoruz. Aksi takdirde yasal haklarımızı kullanacağız.
Sayın TGS çalışanları, işverenin mobbing ve hukuka aykırı davranışları ve işlemlerine karşı yanınızda olduğumuzu ve sonuna kadar örgütlenme hakkınızı savunacağımızı kamuoyuna saygı ile duyururuz.' dedi.
Basın açıklamasının ardından basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Keskin; ‘Havacılık hizmetlerinde Çelik-İş’in yetkisi yok. Çelik-İş Sendikası havacılığın H’sini bile bilmiyor. Burada çalışanlar bizim kardeşimiz, biz bu anlamda sonuna kadar hakkımızı savunacağız. Burada iş kolu Hava İş sendikası’na aittir. İşveren, uyguladığı baskı ile çalışanları işinden etmekle tehdit ediyor. Kafalarına göre örgütlenme yapıyorlar, biz bunu bertaraf ederiz. Bu, ne iş ahlakına ne de modern insan hayatına yakışmaz.
Biz kavga etmeden insanca derdimizi anlatmak istiyoruz. Ancak bu anlamda görüşmeler ve temaslarla bir neticeye varamazsak hukuk çerçevesinde hakkımızı ararız. Anayasanın bize verdiği hakkı kullanırız. Hava İş yönetimi bu konuda kararlıdır. Çalışanlar bu durumdan son derece rahatsız, bu yüzden bize başvuruyorlar. Biz de gereken neyse yapacağız’ şeklinde konuştu.
©AirportHaber
Yorumlar Tüm Yorumlar (69)